Ana Sayfa Blog Sayfa 4

Kaynanadili Kaktüs (Opuntia)

0
Cactus, Opuntia cochenillifera with flowers on white background with clipping path, Succulent, Cacti
Cactus, Opuntia cochenillifera with flowers on white background with clipping path, Succulent, Cacti

Kaynanadili kaktüsü, Cactaceae familyasının Opuntia cinsidir. Bu bitkinin ana vatanı ise hem Kuzey Amerika hem de Güney Amerika'nın tamamıdır. Meksika'da çok yaygın olan bu kaktüsleri birbirinden ayırt etmek oldukça zordur. Kaynanadili kaktüsü, bu cinsin en yaygın bilinen üyelerinden biridir.

Opuntia cinsinin 100'ün üzerinde türü vardır. Bu kaktüsler iğneli, yassı ve golf sopasına benzeyen yapraklarıyla bilinmektedir. Birçok türünün gövdesi geniş ve yuvarlaktır. Genellikle çöl iklimlerinde yetişen bitkiler olsalar da zorlu koşullara dayanabilen Opuntia türleri de vardır. Kaynanadili kaktüsünü ekmek için en uygun zaman ise ilkbahar aylarıdır. Büyüme hızı son derece yavaş olan bu bitkilerin bazı türlerinin meyveleri yenebilir özelliktedir. Ancak meyve vermeye başlaması üç ila dört yılı alabilmektedir.

Alem:Plantae
Bölüm:Tracheophyta – Damarlı Bitkiler
Grup:Kapalı Tohumlular
Sınıf:Magnoliopsida – İki Çenekliler
Takım:
Familya:Cactaceae – (Kaktüsgiller)
Cins:Opuntia

Bakımı

Kaynanadili kaktüsü türüne göre farklı bakım ihtiyaçları ister. Buna karşın tüm türlerinin doğru biçimde gelişebilmesi için bol güneş ışığına ve iyi drenajlı bir toprağa ihtiyacı vardır. Nemli bir toprakta kaldıklarında kökleri hızlı biçimde çürütebilmektedir. Kaynanadili bitkisi, kış aylarında uyku moduna geçer. Bu dönemde yaprakları kuru ve sönük bir hal alabilir. İlkbahar ayları geldiğinde ise yeniden eski hallerine dönerler ve yeni yapraklar çıkarmaya başlarlar.

Toprak

Opuntia cinsine ait olan kaktüslerinin en önemli ihtiyacı drenajı iyi olan bir toprak seçimidir. Kumlu ve çakıllı toprakta daha iyi yetişen kaynanadili kaktüsü, fazla nem tutmadığı sürece diğer toprakları da tolere edebilir. Buna karşın toprağın fazla asitli olmaması gerekir. 

İç mekânlarda yetiştireceğiniz kaynanadili bitkisi için 4 ölçü torf, 2 ölçü iri taneli dere kumu ve 1 ölçü ponza taşı ideal bir karışım sunacaktır. Bu karışımda dikkat etmeniz gereken temel ölçüt, dere kurumunun mutlaka temiz olmasıdır. Doğal olarak kirli olan dere kumları, kaktüslere zarar verebilecek tehlikeli parazitleri taşımaktadır.

Işık

Kaynanadili bitkisi bir çöl kaktüsüdür. Bu sebeple tam güneşi seven bitkiler arasında yer alır. Bu bitkinin günde en az altı saat boyunca doğrudan güneş ışığı alması gerekir. Evinizde güneye doğru bakan bir pencere, bu bitki için ideal olacaktır. 

Eğer ülkenin güney bölgelerinde aşırı sıcak bir iklimde yaşıyorsanız, öğle saatlerinde yakıcı güneşten bitkiyi korumanız daha faydalı olacaktır.

Sulama

Kaynanadili kaktüsü, doğal ortamında kuru iklim koşullarında yetişir. Bu sebeple iç mekanda bakım yaparken, çok az miktarda sulama yapmanız bu bitki için yeterli olacaktır. Sulama işlemini toprak tamamen kuruduğu zaman yapmanız daha faydalı olacaktır. Bunun için kaktüsün bulunduğu saksının toprağına parmağınızı 2-3 santim olacak şekilde batırmalısınız. Eğer toprak tamamen kuruysa, sulama zamanı gelmiştir. Eğer parmağınızda nem hissediyorsanız, sulamayı ertelemeniz gerekir. 

Sulama yaparken, toprağa çok fazla su vermemeye dikkat etmelisiniz. Toprağı nemlendirmek bu bitki için yeterli olacaktır.

Sıcaklık

Kaynanadili kaktüsleri, oldukça sıcak ortamlarda iyi gelişim gösterirler. Buna karşın soğuklara karşı da oldukça toleranslı bitkilerdir. Genel olarak kış aylarının daha hafif geçtiği ve yaz aylarının düşük nemli olduğu sıcak bölgelerde ideal ortamlarına kavuşurlar. 

Bu bitki yoğun biçimde sıcak seviyor olsa da nem oranının yüksek olduğu yerlerde sorun yaşarlar. Eğer kaynanadilini iç mekânda yetiştirecekseniz, 22 derece civarındaki sıcaklıklar idealdir. Bununla birlikte bitkinizi ısı kaynaklarından korumanız gerekir. Bu cihazlar ani hava değişimleri yarattığı için bitkiye zarar verecektir. 

Gübreleme

Kaynanadili kaktüsü, çok verimsiz bir toprakta dahi iyi bir gelişim gösterebilir. Bununla birlikte eğer saksıda verimsiz bir toprağa ekim yaptırsanız, zaman zaman gübrelemek daha iyi sonuçlar almanızı sağlayacaktır. Eğer bitkinin yeşil yaprakları sönük görünmeye başladıysa ve hiç çiçek vermiyorsa muhtemelen ilave besine ihtiyacı vardır. Gelişme dönemi boyunca ayda bir defa kaktüs besini vermeniz, yeterli olacaktır.

Budama

Kaynanadilinin budanması, bitki açısından bir ihtiyaç değildir. Ancak bitkinin boyutlarını kontrol altında tutmak istiyor ve bitkinin daha düzenli görünmesini istiyorsanız budama yapabilirsiniz. 

Budama işleminde her bir yaprağı maşayla tutmaya çalışmalısınız. Budayacağınız yaprağı, kaktüsün ana kısmına bağlayan eklem boyunca kesmelisiniz. Budadığınız bu yaprakları köklendirerek yeni bitkiler de üretebilirsiniz.

Kaynanadili Çoğaltılması

Kaynanadili kaktüsünü çoğaltmak oldukça basittir. Bitkinin gelişme dönemi boyunca, dilediğiniz bir noktadan çelik alarak yeni bir bitki yetiştirebilirsiniz. Bunun yanı sıra bu bitkiyi tohumdan çoğaltmak görece olarak zor olsa da mümkündür.

Çelikten Çoğaltma

Kaynanadili kaktüsünü çelikten çoğaltmak çok daha basittir ve başarı oranınız daha fazladır. Ana bitkinden, steril ve keskin bir makas yardımıyla birkaç çelik almalısınız. Çeliklerdeki kesiklesin iyileşmesi için birkaç boyunca dışarıda bekletin. Bu çelikleri tutmak için kalın bir eldivene ya da maşaya ihtiyacınız olabilir.

Birkaç günün ardından kesik yerlerin kurumasıyla çeliği saksıya alabilirsiniz. Dikim anında su verdikten sonra, büyüdüğünü görene kadar su vermeyi bırakmalısınız. Eğer bitki hafifçe çektiğinizde direnç gösteriyorsa, kökleri çıkmış demektir. Çektiğinizde direnç göstermiyorsa, çıkararak yeniden dikin ve büyümesi için zaman tanıyım.

Kaynanadili bitkisi büyüdüğünde, yeni bir saksıya ya da dış ortama ekilmeye hazır hale gelecektir.

Tohumdan Çoğaltma

Kaynanadili kaktüsünü tohumdan da çoğaltabilirsiniz. Bunun için bitkinin olgun bir meyvesini keserek açmalı ve tohumlarını kaşık yardımıyla çıkarmalısınız. Aldığınız bu tohumların üzerindeki posayı, yıkayarak temizleyebilirsiniz. Bunun ardından tohumların iyice kuruması gerekir. Tamamen kuruyan tohumları nemli ve iyi drenajlı bir saksı toprağının içine serpmelisiniz.

Tohumların ince bir toprak tabakasıyla örtmeniz yeterli olacaktır. Saksıyı şeffaf bir poşetin içine koyarak, güneş alan bir yere yerleştirmeniz tohumların çimlenmesi için uygun şartları yaratacaktır. Tohumdan çimlenme için birkaç ay beklemeniz gerekebilir. Daha sonrasında çimlenen fideleri uygun bir saksıya alabilirsiniz.

Zararlıları ve Hastalıkları

Kaynanadili kaktüsü, bit gibi zararlıların istilasına uğramaya yatkın bir bitkidir. Bu gibi bir istilada neem yağı ya da böcek ilacı kullanabilirsiniz. 

Bunun yanı sıra opuntia cinsindeki bitki türleri, yapraklarında siyah benekler oluşturan phyllosticta mantarına yakalanmaya oldukça yatkındır. Bu mantar nemli ortamlarda rahat biçimde üreyebilmektedir. Ölümcül bir sorun olmasa da, evinizdeki diğer bitkilere sıçrama ihtimali de vardır. Bu mantarın tedavisinde etkili bir ilaç yoktur. Mantardan etkilenen yaprakların keserek atılması ve istilanın yayılmasının önüne geçilmesi gerekir.

Kaynanadili Kaktüsünde Sık Görülen Sorunlar

Kaynanadili bitkisini yetiştirmek son derece kolaydır. Bu sebeple bitki bakımına yeni başlayan için de oldukça uygun bir seçenektir. Bu bitkiyle ilgili karşılaşılan sorunların temelinde bakım alışkanlıkları ve hataları gelmektedir. Bakımda yapılacak olan değişikliklerle birlikte bu sorunlar kolayca çözülebilir.

Bitkinin Yumuşaması

Bitkinin bazı kısımlarının yumuşaması genel olarak köklerin fazla su dolayısıyla çürümesinden kaynaklanmaktadır. Böyle bir sorunla karşılaştığınızda sulamayı hemen kesmeli ve çürüyen kısımları kesip atmalısınız. Eğer çürüme yayılmaya devam ederse bitkinizi kurtarmanız mümkün değildir.

Kahverengi ve Beyaz Benekler

Bitkinin yapraklarının üzerinde beyaz ve kahverengi benekler görebilirsiniz. Bu benekler doğrudan güneş ışığına maruz kaldığı için ortaya çıkabilir. Bitkiyi özellikle öğle saatlerinde doğrudan güneşten koruyarak gölge bir alana taşımanız, bu sorunu çözecektir.

Yaprakların Büzüşmesi

Kaynanadili kaktüsünde yapraklar büzüştü ya da kuruduysa bu genellikle yeterince sulama yapmadığınıza işarettir. Yapraklar yeniden eski haline dönerek dolgun görünene kadar fazladan sulama yapmak faydalı olacaktır. Buna karşın bu sulama düzenine dikkat etmelisiniz. Aşırı su her zaman daha fazla soruna yol açacaktır. Kış aylarında, kaktüsünüz bir miktar büzüldüyse bu normaldir.

Yaprakların Ayrılması

Bitkinizin yaprakları dolgun ve dolu olduğu için ayrılmaya başladıysa bunun muhtemel sebebi fazladan su almasıdır. İki sulama arasındaki zamanı daha fazla açarak bu sorunu çözebilirsiniz. Bununla birlikte etkilenen yaprakları koparmak gerekebilir.

Sıçan Kuyruğu Kaktüsü (Aporocactus Flagelliformis)

0
aporocactus flower on its stems
aporocactus flower on its stems

Sıçan kuyruğu kaktüsleri oldukça hassas olan bitkilerdir. Yılbaşı kaktüsüne benzer şekilde çiçek verirler ve ciddi bakım isterler. Cacteceae familyasından Disocactus türü olan bu bitkinin ana vatanı Meksika ve Karayipler'dir. Bu kaktüler yaygın olarak tropikal ve alt tropikal iklim bölgelerinde yetişirler.

Doğal yaşam alanlarında topraksız ortamlarda, ağaç üzerinde büyüyen sıçan kuyruğu kaktüsü bir epifit özeliği vardır. Bunun yanı sıra kayaların üzerinde yani litofit olarak da yaşayan Disocactus türünün en bilinen türü Disocactus flagelliformis'tir. Bu cinsin hibritleri de yaygın olarak yetiştirilmektedir.

Alem:Plantae
Bölüm:Tracheophyta – Damarlı Bitkiler
Grup:Kapalı Tohumlular
Sınıf:Liliopsida – Tek Çenekliler
Takım:
Aile:Cactaceae – (Kaktüsgiller)
Alt Aile:
Cins:Aporocactus

Bakımı

Sıçan kuyruğu kaktüsü oldukça hassas bir bitkidir. Bu sebeple yeni bitki bakımına başlayan birisi için uygun değildir. Toprak seçimleri ve sulama periyotları, ısı değişimlerine bağlı olarak tehlike arz etmektedir. Bakımıyla ilgili tüm süreçlere dikkat etmeniz halinde çok hoş bir bitkiye ve harika çiçeklere kavuşabilirsiniz.

Sıçan kuyruğu kaktüsünün hangi türü olursa olsun aynı bakım şartlarının sağlanması gerekir. Haziran ayının başından Eylül ayının sonuna kadar az güneşli bölgelerde tutulmalıdır. Sabah güneşi ve akşam güneşini birkaç saat boyunca direkt almayı tolere edebilirler. Bununla birlikte Ekim ayının sonundan Mayıs ayının sonuna kadar doğrudan güneş ışığı altında kalmalarında bir sakınca yoktur.

Kış soğuklarına karşı dayanıksız olan sıçan kuyruğu kaktüsü, kısa süreliğine eksi 4 derecelik sıcaklıklara dayanabilirler. Ancak soğuklar karşısından son derece dikkatli olmak gerekir. Bu soğuklarda ölmeseler dahi ciddi olarak yıpranırlar. Şerit yaprakları soğuğa karşı hassastır ve daha fazla yıpranırlar. Havadar yerleri seven bitkilerin mutlaka uzun süreli olarak açık kalacak pencerelerin önünde olması gerekir.

Toprak Seçimi

Sıçan kuyruğu kaktüsü için mutlaka özel bir toprak hazırlamanız gerekir. Toprak konusunda oldukça seçici olan bu kaktüs, sıradan bir toprakta büyümeyecektir. Bu bitkiye şu karışımı hazırlayabilirsiniz;

  • 3 ölçü torf saksı toprağı
  • 1 ölçü dere kumu (2 mm)
  • 1 ölçü ponza taşı
  • 0,5 ölçü kullanılmamış kuru çay
  • Çeyrek ölçü mini taneli mıcır

Tüm bu malzemeleri harmanlayarak, sıçan kuyruğu kaktüsü için ideal bir karışım elde edebilirsiniz. Karışımda da dikkat etmeniz gereken bazı konular vardır, Bunların başında, dere kumunun mutlaka yıkanmış olması gelmektedir. Dere kumunun karışıma tertemiz şekilde eklenmesi gerekir. Ponza taşı ise irili ufaklı olabilir, torf ise sade yapılı olmalıdır. Besin katkılı olan torf serin aylarda ya da çok sıcak dönemlerde bu bitkiyi aniden çürüterek öldürebilir.

Sulama

Sıçan kuyruğu kaktüsünü yaz mevsiminde gece en düşük ısının 24 derece üzerinde olduğu dönemlerde sulamak tehlikelidir. Bu tip ısılarda sulanmaları halinde aniden çürüyebilirler. Sulamanın gelip gelmediğini anlamak için, toprağın tamamen kupkuru olmasını beklemelisiniz. Toprak tamamen kuruduğunda birkaç gün daha bekledikten sonra saksının en kenarından yavaşça sulama yapmalısınız. Sulama saati ise gecenin en az sıcak olduğu saatlerde yapılmalıdır. Bu sulama düzeni özelikle Akdeniz ve Ege iklimlerinde denize çok yakın lokasyonlarda geçerlidir. Rakımı çok düşük olan bu yerlerde 20 Haziran ile 20 Eylül tarihleri arasındaki sulamanın bu şekilde yapılması gerekir.

Kış aylarında ise gece saatlerinde ısı 12 dereceden daha soğuksa, sulama yapmak yine riskli olacaktır. Özellikle bu tip durumlarda sulama için toprağın yapısına dikkat edilmesi gerekir. Bu tip durumlarda hiç sulama yapmamak daha iyi olacaktır. 

Sonbahar ve ilkbahar aylarında ise sulama konusunda daha rahat davranabilirsiniz. Bu tip dönemlerde genel olarak herhangi bir tehlike yoktur. Buna karşın saksının güneşten ısındığı anlarda sulama yapmamanız gerektiğini de unutmamalısınız.

Gübreleme

Sık sık sulama yapmanın riskli olmadığı dönemlerde, her üç sulamada bir kez bitki besini verilebilir. Bu sulama sırasında bitki besinli su vermeniz yeterli olacaktır. Kaktüs besini bunun için özellikle uygundur. Bunun yanı sıra orkide besini ya da genel amaçlı besin de kullanılabilir. 

Gübreleme yaparken tavsiye edilen dozajın dörtte biri oranında uygulama yapmalısınız. Bunun ötesinde vereceğiniz gübre, bitkiye için yarardan çok zarar verecektir.

Çoğaltılması

Sıçan kuyruğu kaktüsünü çoğaltmak için en iyi zaman Mayıs ayıdır. Havanın ısındığı bu dönemde bitkinizi ortalama olarak 8 santimlik parçalara ayırmalısınız. Aldığınız bu çeliklerin kurutulması için beş gün kadar bekletmelisiniz. Açıkta beklettiğiniz bu çelikleri, yukarıdaki ile benzer özelliklere sahip bir toprak karışımına dikmelisiniz. Toprağa ekim yaptıktan sonra sulama için beş ila altı gün kadar beklemelisiniz. 

Bunun yanı sıra dipten gelişen yavruları ayırarak da yeni sıçan kuyruğu kaktüsleri elde edebilirsiniz. Bunları da benzer şekilde bekletip, toprağa ekerek köklendirebilirsiniz.

Guzmanya

0
Blooming red bromeliads in botanical park close-up
Blooming red bromeliads in botanical park close-up

Guzmanya hem dış mekânlarda hem de iç mekânlarda egzotik bir görünüm elde etmek için oldukça idealdir. Bu süslü ve egzotik bitki, büyümesinin zor olmasıyla ünlüdür. Buna karşın doğru yetiştirme koşullarında onları sağlıklı ve mutlu tutmak nispeten kolaydır. Genellikle iç mekân bitkisi olarak yetiştirilen guzmanyalar, doğru koşullar sağlandığı takdirde bahçelerde de büyütülebilir.

Kırmızı, yeşil, mor, turuncu ve sarı gibi renklere sahip olan çiçekleri harika görünürler. Son derece uyumlu olan bu bitki, yavaş bir şekilde büyür ve çiçek açması için bir ila üç yıla ihtiyacı vardır. Çiçeklenme döngüleri gibi birçok farklı faktörden etkilendiği için genellikle taklit edilmesi zor olan özel koşullara ihtiyaç duyarlar.

Guzmanya ya da guzmania bitkisinin anavatanı Kuzey Amerika'nın güneyindeki dağların yanı sıra Güney Amerika'nın kuzey ve batısında yer alan dağlık kesimlerdir. Tropikal ve alt tropikal bölgelerde dağların yükseklerindeki sis ormanlarında, ağaçların üzerinde epifit olarak yaşarlar. Guzmanya bitkisinin onlarca farklı türü vardır ve bazıları toprak uyumludur.

Alem:Plantae
Bölüm:Tracheophyta – Damarlı Bitkiler
Grubu:Kapalı Tohumlular
Sınıfı:Liliopsida – Tek Çenekliler
Alt Sınıfı:Commelinids
Takım:
Aile:
Alt Aile:
Cins:Guzmania

Bakımı

Guzmanya çiçeği, familyasının üyesidir. Bu aile binlerce bitki türünü içerir ve çoğu tropikal bölgede yetişir. Bu bitki gelişmek için genellikle çok fazla güneş ışığını ihtiyaç duymaktadır. Bununla birlikte bazı guzmanya türleri, değişen ışıklara karşı toleranslıdır. Kimi türler tam tropikal güneş isterken bazıları daha gölge yerlerde büyümek isterler. Sarımsı yaprakları bitkinin fazla ışık aldığının işaretiyken, koyu yeşil ve uzun bitkiler ise az ışık aldıklarını gösterir.

Guzmanya çiçeği genel olarak iyi drene olan ancak nemi de tutabilen saksı toprağına ihtiyaç duyar. Turba bazlı bir kum karışımı bu bitki için ideal olacaktır. Bunun yanı sıra bu bitkiler kimyasallara karşı çok hassastır. Sulamada yağmur suyunu tercih etmek daha iyi olacaktır. Farklı sıcaklık değerlerine karşı toleranslı olsalar da 16 ila 28 derece bu çiçek için idealdir. Soğuğa karşı son derece dayanıklı olan guzmanya, kısa sürelerde 0 derecenin altını dahi tolere edebilir.

İç mekânlarda sağlayacağınız yüzde 60 oranında nem koşulları daha iyi sonuç almanızı sağlar. Bununla birlikte bu bitkilerde hastalık ve zararlılar ise oldukça nadirdir.

Toprak ve Saksı Seçimi

Guzmanya çiçeği, büyüklüğüne bağlı olarak yarım litrelik küçük saksılara ekilebilir. Saksı hacminin üçte ikisi kadar bir toprak doldurmanız yeterli olacaktır. Bu noktada toprak seçiminizi doğru yapmanız son derece önemlidir. Bunun yanı sıra bitkinin kökleri çok gelişmediği için küçük saksı seçimi gerekir. Gereğinden büyük saksılarda kökler havasız kalacak ve çürüyecektir. Saksı seçiminde dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta, saksının ağır olması gerektiğidir. Eğer böyle bir saksı bulamazsanız, saksının dibine ağır çakıllar koyarak ve toprağınıza ponza taşı ekleyerek bu ağırlığı sağlayabilirsiniz. Aynı zamanda kuvars kumu eklemeniz de toprağın havadar ve süzek olması açısından önemlidir.

Eğer böylesi bir karışım hazırlamak size zor gelecekse, üç ölçü torf toprağını bir ölçü ponza taşıyla karıştırarak da ideal bir ortam yaratabilirsiniz. Burada dikkat etmeniz gereken noktalardan biri torf toprağı eleyerek ince tozundan ayrıştırmanızdır.

Sıcaklık

Guzmanya çiçeğinin gelişimine sürekli olarak devam edebilmesi için havanın 10 dereceden daha yüksek sıcaklıklara sahip olması gerekir. Gün boyu sıcaklık ise genel olarak 12 derecenin üstünde olmalıdır. Her ne kadar kısa süreli soğuklara dayanıklı olsa da gelişimi açısından gece saatlerinde ısının da 9 derecenin üstünde olması gerekir.

Guzmanya bitkisi için ideal sıcaklık gece 16, gündüz ise 28 derecedir. Gece ısısı 20 derecenin üzerinde olduğu durumlarda ise gelişimin durma ihtimali vardır. Fazla serin bir ortamda ıslaklık ya da köklerin havasız yoğun neme maruz kalması çürütücü hastalıkları beraberinde getirecektir.

Kış aylarında bitkinizi içinde tuttuğunuz odanız soğuk oluyorsa, sulama sıklığını azaltmanız gerekir. Bu dönemde odayı sık sık havalandırın ve fısfıslama yapmayın. Hava soğuk olsa da güneş ışığını daima sağlamaya çalışmalısınız.

Sulama

Guzmanya çiçeklerinin sulanması, diğer bitkilere oranla bazı farklılıklar taşır. Bu bitkiler kuraklık koşullarına dayanabilirler ancak nemli toprakta büyümeyi severler. Genel bir kural olarak, büyüme mevsimleri boyunca haftalık olarak bitkileri hafifçe sulamak yeterli olacaktır. Kış aylarında ise bitki uykuda kalacaktır. Bu dönemde toprağın yalnızca üst birkaç santimi nemli kalsa yeterli olacaktır. Bitki tam güneş alıyorsa ve sıcaklıklar fazlaysa, bitkinin toprağı sürekli olarak nemli tutmak gerekir. Ancak sulamanın toprağın cıvık bir hal alacağı ve sürekli olarak böyle kalacağı kadar yapılmamalıdır. 

Guzmanya çiçeği suda bulunan kimyasallara karşı hassastır. Eğer mümkünse bitkiniz için yağmur suyu toplamak iyi bir fikirdir. Bu mümkün değilse, musluk suyunu 24 saat beklettikten sonra vermeniz işe yaratacaktır. İdeal su koşullarını sağlamak için, musluk suyunu kaynatıp soğumaya da bırakabilirsiniz.

Guzmanya çiçekleri kök çürümesine eğilimli bitkilerdir. Aşırı sulama bu bitkilerin bir numaralı düşmanıdır. Bu sebeple saksınızda mutlaka drenaj delikleri bulunmalı ve aşırı sulamadan kaçınmalısınız.

Çoğaltılması

Guzmanya çiçekleri sürgünlerden ya da tohumlardan çoğaltılabilir. Sürgünlerden çoğaltma işlemi çok daha başarılı, kolay ve hızlıdır. Ana bitkinin tabanından büyüyen yavrular konusunda oldukça başarılı olan guzmanyaları rahatlıkla çoğaltabilirsiniz. Bu sürecin çiçeklenme dönemi sonra erdikten sonra yapılması daha iyi olacaktır.

Guzmanya çiçeklerinizi ana bitkiden çıkan sürgünleri bölerek çoğaltmak daha iyi olacaktır. Yeni aldığınız sürgünleri ayrı bir saksıya alarak doğrudan çoğaltabilirsiniz. Bu bitkilerin oldukça yavaş büyüdüğünü unutmamalısınız. Yavruları almanın en iyi zamanı ilkbahar ortasıdır. Bunun dışında yaz sonunda da sürgünleri kesip alabilirsiniz.

Ana bitkiye bağlı olan daha hızlı büyürler. Bu sebeple onları kesmek konusunda acele etmemelisiniz. Büyüyebildikleri kadar büyüdükten sonra gece ısısının 10 derecenin altına düşmediği ilkbahar günlerinde sürgünleri kesebilirsiniz. Kestiğiniz sürgünleri birkaç gün nemli kâğıt koyduğunuz bir kapta ağzı kapalı bir şekilde bekletebilirsiniz. Doğrudan güneş almayan aydınlık bir yerde bu bekleme işlemi en fazla 48 saat sürmelidir. Bu sürecin ardından yeni bitkinin mikrop kapma ihtimali zayıflayacaktır. Bu işlemin ardından bitkinizi yeni saksılara ekebilirsiniz.

Guzmanya çoğaltma işleminin bir başka yolu da tohumdan yetiştirmektedir. Tohumları turba yosunu ya da iyi drene steril bir saksıya ekebilirsiniz. Filizlenmeleri için saksının ortamını daima nemli ve sıcak tutmanız gerekir.

Çiçek Açma Zamanı

Guzmanyalar, bir ila üç yıl arasında çiçek açarlar. Bir yaşına gelen guzmanyaları doğrudan güneşe daha fazla alıştırmanız bu süreci hızlandıracaktır. Guzmanyaları doğrudan kavurucu güneş ışığından korumanız gerekir. Ancak sabah ve akşam güneşleri onlar için ideal olacaktır. Çiçek açtıklarında ve fidelerin yeni saksılara ekildiği dönemde ise doğrudan güneş ışığı almamaları gerekir.

Bir yaşına gelen guzmanya bitkilerinizi sabah ve akşam güneşini doğrudan alabilecekleri bir yere konumlandırabilirsiniz. Bu durum çiçeklenme başarısını da artıracaktır.

Zararlılar ve Hastalıklar

Guzmanyalar genel olarak hastalıklara ve zararlılara karşı son derece dayanıklıdır. Bununla birlikte çeşitli bitki bitlerinin musallat olduğunu gözlemeyebilirsiniz. Bit sorununu yaşamamak adına yaprakları haftada bir kez nemli bir bezle silmeniz faydalı olacaktır. Bunun yanı sıra bitkiyi banyoda yıkayarak da temiz tutabilirsiniz. Yaprakların temizliği, guzmanyanın gelişimi açısından son derece önemlidir.

Kök çürümeleri ve çiçek sapı çürümeleri genel olarak yanlış bakımın sonucunda ortaya çıkmaktadır. Özellikle aşırı sulama sık görülen hatalardan biridir. Çiçek sapı, çiçek solduğu zaman dipten kesilebilir. Bu sebeple vakitsiz bir çürüme çok tehlike yaratmamaktadır. Ancak çürümenin dibe doğru yayılmasına engel olmalısınız. Bulunduğu konumun havadar olması guzmanyanın sağlığı için oldukça önemlidir.

Guzmanya Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Guzmanya çiçeği ömrü ne kadardır?

Guzmanya bitkinin çiçeği oldukça uzun bir zaman varlığını koruyabilir. Altı aya kadar canlı olarak kalan bu çiçekler, evinize uzun süre egzotik görünüm kazandıracaktır. Doğrudan güneş isteyen bu bitkileri, öğle vaktinde ise gölge alanda tutmak gerekir.

Guzmanya ne kadar sıklıkta sulanır?

Guzmanya çiçeğinin sulama zamanının gelip gelmediğini anlamak için toprağın kuruluğuna bakmalısınız. Yaz aylarında nem azalmışsa sulama yapabilirsiniz, kışın ise görece olarak daha az nemli kalmasını sağlamalısınız.

Guzmanya çiçeği kaç kez çiçek açar?

Guzmanya bitkileri yalnızca bir kez çiçek açar. Bu çiçekler uzun zaman boyunca kendisini korusa da, en fazla 7-8 ay içerisinde solacaktır. Çiçekler kuruduğunda bitki yeni fideler verecektir.

Guzmanya çiçeği soldu ne yapmalıyım?

Guzman çiçeği solduğu zaman, çiçek sapını dibinden kesmek gerekir. Bu işlem çiçek sapında gelişecek hastalıkların bitkinin geri kalınına yayılmasını da engelleyecektir.

Guzmanya kediler için zararlı mı?

Evet. Guzmanya bitkisi kediler ve köpek için toksik olmayan bitkiler arasında yer alır. Bu sebeple evcil bir ev arkadaşınız varsa bu bitki ideal bir seçenek olacaktır.

Çin Herdemyeşili (Aglaonema Commutatum)

0
Young shoots of potted plant Aglaonema. Greenery at home. Diseases. Aging, wilting.
Young shoots of potted plant Aglaonema. Greenery at home. Diseases. Aging, wilting.

Çin herdemyeşili, yaprak dökmeyen ve çok az ilgiye bakım duyan popüler iç mekân bitkilerinden biridir. Oldukça dayanıklı olan bu bitki, yeni bitki bakmaya başlayanlar için ideal bir seçenektir. Birçok bitkiye kıyasla su olmadan uzun süre dayanabilir. Bunun yanı sıra ışığa fazla erişmediği durumlarda dahi gelişimine devam edebilir.

Birkaç farklı renk varyasyonu olan bu bitki, yavaş bir şekilde büyümektedir. Anavatanı Asya'nın tropik ve alt tropikal bölgeleridir. Botanik adı Aglaonema commutatum olan bu bitkinin bugüne kadar tanımlanmış yirmiden fazla türü vardır. Doğal ortamında yaprak dökmeyen bu bitki gölgelik alanlarda büyümektedir. Çeşidine bağlı olarak beyaz, kırmızı, sarı ve pembe gibi çizgilere ya da beneklere sahip olabilir.

Bu bitkiler haşerelere karşı son derece dayanıklıdır ancak evcil hayvanlarınız için de toksiktir. Bu sebeple evcil dostlarınızdan ve çocuklarınızdan uzak bir yerde yetiştirmek daha iyi olacaktır. Çok az ışık alan mekânlar için harika bir seçim olan Çin Herdemyeşili sekiz yıla kadar yaşayabilmektedir. Bunun yanı sıra köklerin genişlemesi için her iki yılda bir kez saksı değişimi yapılmalıdır.

Alem:Plantae
Bölüm:Tracheophyta – Damarlı Bitkiler
Klad:Kapalı Tohumlular
Sınıfı:Liliopsida – Tek Çenekliler
Takım:
Familya:

Bakımı

Çin herdemyeşili bakımı oldukça kolaydır. İç mekanlarda yetiştirilen bu dayanıklı bitkinin büyük yeşil yaprakları vardır. Yaprakları çeşitli renk damarlarına sahip olabilir. Yavaş bir şekilde büyümesine karşın boyu oldukça uzatabilir. 

Çin herdemyeşili yaprağının yüzeyi zararlıları ve tozu uzaklaştırmak için hafif mumsu bir dokuya sahiptir. Çok fazla sulanması kök çürüklüğüne yol açabilmektedir. Doğrudan güneş ışığına maruz bırakmamanız gereken bu bitki 20 ila 25 derece sıcaklıklarda ideal olarak gelişirler. İyi bir toprak karışımı ve saksı seçimiyle çok kolay biçimde büyüyecek olan Çin herdemyeşilini havalandırma ve ısıtıcı gibi cihazlardan uzak tutmalısınız.

Toprak

Çin herdemyeşilinin ideal şekilde büyümesi için basit bir toprak karışımı hazırlayabilirsiniz. Bu tip salon bitkileri için üç ölçü saksı toprağı torf, bir ölçü ponza taşı ve bir ölçü iri taneli dere kumu karışımı yeterli olacaktır. Bu bitkinin kökleri son derece hassastır. Aynı zamanda drenaj delikleri olan bir saksıda yetiştirmeniz önemlidir. Köklerin su içinde kalması, bitkinizi kısa sürede çürütecektir.

Bunun yanı sıra kum, toprak ve perlit karşımı hazırlayarak da ideal bir karışım elde edebilirsiniz. Bu karışımı biraz ağaç kabuğu eklemek de faydalı olacaktır.

Sulama

Çin herdemyeşili nemli toprağı sever ve bu şartlarda iyi bir gelişim gösterir. Ancak her gün yoğun bir sulamaya gerek yoktur. Sulama zamanı geldiğinde toprağı iyice sulamanız gerekir. Bir sonraki sulama zamanı için ise toprağın tamamen kurumasını beklemelisiniz. 

Saksı içerisinde aşırı ıslak toprak ya da durgun su kök çürümelerine yol açacaktır. Bu sebeple iyi drene olan bir toprak hazırlamak çok önemidir. Drene olmayan bir toprakta kök çürümesi başladığında bunun herhangi bir tedavisi olmadığını unutmamalısınız. Sulama zamanının gelip gelmediğini anlamak için toprağa parmağınızı 3 santim kadar batırmalısınız. Eğer toprak tamamen kurumuşsa sulama yapabilirsiniz.

Nemli toprakta büyüyen Çin herdemyeşili, nemi depolayabilen özelliklere de sahiptir. Bu seyrek sulama yaptığınız zamanlarda dahi bitkinin hayatta kalabileceği anlamına gelir. Bitkinizi soğuk ortamlardan uzak tutmanız ve haftada en az bir kez sulamanız iyi bir fikir olacaktır.

Gübreleme

Çin herdemyeşili bitkinizi düzenli olarak gübrelemek, daha gösterişli bir gelişim sağlayacaktır. Bununla birlikte gübreleme zamanına dikkat etmelisiniz. Bitkinin daha iyi büyümesi için gelişme dönemi olan ilkbahar aylarından sonbahara kadar besin takviyesi verebilirsiniz. Gübrelemeyi ayda bir defa yapmanız yeterli olacaktır. Genel amaçlı bitki besini vermeniz Çin herdemyeşili için yeterli olacaktır.

Budama

Çin herdemyeşili budama işlemi tamamen isteğinize bağlıdır. Eğer elde etmek istediğiniz belirli bir görüntü varsa, yapraklarınızı buna göre budayabilirsiniz. Bu bitki yavaş büyüdüğü için yalnızca ölü yaprakları da budayabilirsiniz.

Çin herdemyeşili bitkilerinin büyük bir bölümü dik şekilde büyümektedir. Eğer bitkinizin yatay olarak büyümesini istiyorsanız, yaprakları düzenli olarak kesmeniz yeterli olacaktır. Bu sayede bitkinin minyatür bir ağaçtan ziyade bir çalı gibi görünmesini sağlayabilirsiniz.

Budama işleminde dikkat etmeniz gereken önemli konulardan biri kullandığınız makas ya da bıçağın keskin ve steril olmasıdır. Başka bitkilerde kullandığınız makasları sterilize etmeden kullanmanız bitkinizi mikroplara açık hale getirecektir.

Çoğaltma

Çin herdemyeşili bitkisini çoğaltmak oldukça basittir. Bu bitki tohumlardan, uç kesimlerinden, gövde kesimlerinden ya da bölme yoluyla çoğaltılabilir. Eğer bitkiniz alt yapraklarını döküyor ve alt kısmını çıplak bırakıyorsa, tepesinden bir parça kopararak verimli bir toprakta kök çıkarmasını sağlayabilirsiniz. Bu bitkiyi çoğaltmak için kullanılan en yaygın yol ise bitkiyi kökten yukarıya büyüdükçe ayırmaktadır.

Kesilen bir gövdeden yeni bir bitki yetiştirebilirsiniz. Bunun için ana bitkiden sağlıklı bir gövde almanız yeterli olacaktır. Kesimin 4-5 santim olması yeterli olacaktır. Köklendirme hormonu kullanmanız çeliklerin daha hızlı kök salmasına yardımcı olacaktır. Alternatif olarak ise aldığınız çelikleri bir süre suda bekleterek kök salmasını bekleyebilirsiniz. Kesimlerden kök çıkması yaklaşık olarak üç haftanızı alacaktır.

Çoğaltma işlemi için en iyi zaman, sıcak yaz aylarının ortasıdır. Eğer düşük sıcaklıktaki bir iklimde yaşıyorsanız, kesimleri yumuşak bir ısı kaynağının yakınında tutabilirsiniz.

Çin Herdemyeşilinin Ne Kadar Işığa İhtiyacı Var?

Bu bitki, dolaylı ışığa ihtiyacı vardır. Yaprakları ne kadar koyu olursa, ışık ihtiyacı da o kadar azdır. Eğer yaprakları parlak ve alacalıysa daha fazla aydınlık bir ortam ister.

Çin Herdemyeşili Havayı Temizler mi?

Çin herdemyeşili bitkisi karbondioksit ve diğer toksinleri emer. Dolayısıyla havayı arındırmaya yardımcı olan iyi bir iç mekân bitkisidir.

Çin Herdemyeşili Buğulanmayı Sever mi?

Bu tropikal bitki nemli ortamları sever. Bu sebeple eğer kuru bir iklimde yaşıyorsanız bitkinin nemli kalmasını sağlamak için yapraklarına su püskürterek buğulanma sağlayabilirsiniz. 

Çin Herdemyeşili Zehirli midir?

Çin herdemyeşil çiçeği, kalsiyum oksalat kristalleri içerir. Bu bitkinin zehirli olmasına neden olmaktadır. Evcil hayvanlarınız bitkiyi yerse hemen veterinere götürmeniz gerekir. Bitkiyi yemesi durumunda evcil dostlarınızda şişme, ishal, kusma ve aşırı salya gibi semptomlar görülebilir.

Çin Herdemyeşili Neden Sararır?

Bu bitkide sarı yaprakların ortaya çıkması stresin yaygın belirtisidir. Aşır sulama, haşereler ve yetersiz ışık yaprakların sararmasına neden olabilmektedir.

Tül Kuşkonmaz (Asparagus Setaceus)

0
Asparagus Setaceus in flowerpot
Asparagus Setaceus in flowerpot

familyasının üyesi olan tül kuşkonmaz, asparagus setaceus botanik adıyla bilinmektedir. Popüler bir ev bitkisi olmasa da, iç mekânlarda çok iyi bir gelişim göstermektedir. Sıcak iklimlerde bahçede de yetişebilecek tül kuşkonmaz bütün bahçeyi istila edebilir. 

Yaprakları damar sistemi gibi dallanan ve budaklanan ince uzantılarıyla çok küçük iğnemsi yaprakçıkları vardır. Her bir kök sürgünü tek yaprak gibi görünmekle birlikte esasen dal özelliği taşır. Gelişimini tamamladıktan aylar sonra dahi filizler çıkarıp geliştirebilir. Ana vatanı Güney Afrika olan bu bitki, kış aylarında eksi yedi dereceye kadar dayanabilir.

Alem:Plantae
Bölüm:Tracheophyta – Damarlı Bitkiler
Grubu:Kapalı Tohumlular
Sınıfı:Liliopsida – Tek Çenekliler
Takım:
Familya:
Alt Aile:
Cins:Asparagus

Tül Kuşkonmaz Bakımı

Dış ortamda tırmanıcı bir bitki olarak da bakılabilen bu türü, ektiğiniz alana dikkat etmeniz gerekir. Kış aylarının ılık geçtiği bölgelerde tüm bahçenizi kısa sürede sarabilir. Saksıda bakılan tül kuşkonmazların ise kış aylarında içeriye taşınması gerekir.

Bitki yaşlandıkça, ağaçsı bir görünüme sahip olur. Belirli aralıkla budama yapmak, bitkinin hem kontrolü hem de görünümü açısından önemlidir. Doğru bir bakım ile bu bitki küçük çiçekler verebilir. Bakımı kolay olan bu bitkinin en büyük sorunu ise zararlıları kendine fazlasıyla çekmesidir.

Toprak

Tül kuşkonmaz bitkisi gevşek ve iyi drene özelliklere sahip toprak karışımlarında daha iyi gelişir. Saksıda bakacağınız bitki için torf da uygun bir toprak seçeneğidir. Ancak torf kullandığınızda ayda bir defa genel amaçlı gübre ile besin ilave etmeniz gerekir. 

Saksı değişiminin ise iki ya da üç yılda bir kez yapmanız yeterli olacaktır. Değişimi ilkbahar ve yaz mevsimlerinin sonunda yapabilirsiniz. Saksı değişimi esnasında köklerdeki eski toprağı arındırmayı unutmamalısınız.

Işık

Tül kuşkonmaz bitkisi parlak ortamlara da uyum sağlayarak tolere edebilir. Buna karşın gölge alanlarda daha iyi gelişir. Bitkiyi doğrudan ve parlak güneşten uzak tutmak gerekir. Özellikle yaz aylarında öğlen güneşi, bitkinizin tamamen solmasına neden olabilir.

Sulama

Tül kuşkonmazlar genel olarak nemden hoşlanırlar. Genellikle iç ortamlardaki büyüme şartları, özellikle kış aylarında hissedilen ısıya bağlıdır. Kış aylarında ısıtıcılar nedeniyle hava daha kuru olacaktır. Bu kuruluk tül kuşkonmaza zarar verir. Bitkiye her gün su püskürterek nem oranını artırabilirsiniz.

Eğer bitkiniz kahverengileşiyor ve boynunu büküyorsa bu muhtemelen daha fazla su ihtiyacının göstergesidir. Buna karşın kuruluk nedeniyle solma yaşanması oldukça zordur. Günlük olarak su püskürtme yaptığınızda bitki yeniden kendini toparlayacaktır. Eğer bitkiye bahçenizde bakıyorsanız, toprağın tamamen kurumasına engel olmak için iyice sulanması gerekir.

Isı

Tül kuşkonmaz bitkisi 18 ila 24 derece arasındaki sıcaklıklarda iyi şekilde gelişim gösterir. Bununla birlikte 10 derecelik sıcaklıkları da tolere edebilir. Ancak sıcaklığın bu seviyelere uzun süre boyunca düşmemesi gerekir.

Bitkinizi radyatör ve klima gibi cihazlardan uzak tutmanız gerekir. Eğer bitkiniz balkon ya da teras gibi bir yerdeyse kış aylarında içeri taşımak daha iyi olacaktır.

Gübre

Tül kuşkonmaz için genel kullanıma uygun sıvı gübre kullanabilirsiniz. Bunun yanı sıra suda çözülebilen gübrelerden de verebilirsiniz. Ancak gübreyi mutlaka seyretmeniz gerekir. Ayda bir kez gübreleme yapmanız yeterli iken yaz aylarında 10 günde bir besin verebilirsiniz.

Budama

Tül kuşkonmaz oldukça hızlı büyüyen bir bitkidir. Bu sebeple derli toplu görüntüsü hızla bozulacaktır. Bu görüntüyü bozmamak adına zaman zaman budama yapmanız faydalı olacaktır. Eğer daha vahşi bir görüntü hoşunuza gidiyorsa, budama yapmasanız da herhangi bir sorun yaşamazsınız.

Çoğaltılması

Tül kuşkonmaz, tohumdan çoğaltılabilen bir bitkidir. Bunun yanı sıra yumru köklerin bölünmesi de çoğaltmanın bir başka yöntemidir. 

Köklerin bölünmesiyle çoğaltmak, başarı şansı çok daha yüksek olan bir yöntemdir. Bu yöntemde bitkinin tamamını saksıdan çıkarmaları ve bölümlere ayırmalısınız. Her bölümün bir kökü ve tomurcuğunun bulunması gerekir. Bu parçaları farklı saksılara ekerek çoğaltma işlemini tamamlayabilirsiniz. Bu işlemi ilkbahar aylarında yapmanız gerekir. Yeni bitkiniz büyüme evresine geçene kadar gölgede tutmalısınız.

Bu bitkinin tohumları meyvelerinin içerisindedir. Tohumları ekmeden önce bir geceliğine suda bekletmelisiniz. Ardından tohumları üzerine hafif bir toprak tabakası gelecek şekilde saksıya ekebilirsiniz. Saksının bulunduğu ortam 21 ila 26 derece arasında olmalıdır. Bir ila iki ay içerisinde çimlenme gerçekleşecektir.

Saksı Değişimi

Tük kuşkonmaz bitkisi, saksısından biraz taşmaya aldırış etmeden büyümesine devam edebilir. Bu sebeple taşma görür görmez saksı değiştirmenize gerek yoktur. Saksı değişimini iki yılda bir kez yapmanız yeterli olacaktır. 

Saksı değişiminde bitkinizi dikkatli bir şekilde çıkarmalısınız. Kök sistemine zarar vermeden bitkiyi daha büyük bir saksıya alabilirsiniz. Bu değişim sırasında çoğaltma işlemini de yapabilirsiniz. Bu bitki aşırı büyük saksılara ihtiyaç duymamaktadır.

Kış Mevsiminde Bakımı

Tül kuşkonmaz bitkinizi açık havada bırakıyorsanız, hava sıcaklığının 10 derecenin altına düşmediğinden emin olmanız gerekir. Eğer hava bu sıcaklıkların altına düşüyorsa bitkiyi içeri taşımanız gerekir. Kış aylarında bitkinize su verirken dikkat etmelisiniz. Fazla su köklerin çürümesine yol açar. Bu nedenle toprak kış aylarında tamamen kuruduğunda su vermelisiniz.

Hastalık ve Zararlıları

Tül kuşkonmaz zararlılar açısından oldukça sevilen bir bitkidir. Örümcek akarları, pamuklu bitler ve yaprak bitleri yaygın görülen zararlılardandır. Bu zararlıları gördüğünüz zaman önlem almanız gerekir. Eğer zararlılar yalnızca bazı dallardaysa, budama işlemiyle bunlardan kurtulabilirsiniz. İstila tüm bitkiye yayıldıysa kimyasal ilaçlara başvurmanız gerekebilir.

Uzun süre kuru toprakta kalan tül kuşkonmazlar, kurumaya başlar. Bu tip bir durumda kuru kısımları kesip atabilirsiniz. Eğer sulamayı aksatırsanız, yeni çıkan sürgünlerin yaprakları dahi solgun renklere sahip olacaktır. Bunun yanı sıra yapraklar gerektiği gibi serpilmezler. Bu sebeple sulama düzeninize dikkat etmeniz gerekir.

Lithops (Altıntaş)

0
Pot of colourful lithops / pop of colours in a pot / my first pot of pebble plants
Pot of colourful lithops / pop of colours in a pot / my first pot of pebble plants

Alışılmadık bir güzelliğe sahip olan lithops, eski Yunancada ‘taşa benzeyen' anlamına gelmektedir. Çakıl taşını andıran bu sukulent, aşırı yavaş biçimde toprağı sararak büyür. familyasına ait olan lithops cinsinin 40'a yakın türü vardır. 

İlkbahar ve sonbahar aylarında dikilen bu bitkiler, kavurucu sıcaklarda ve kış aylarında durgunluk dönemine girerler. Bu bitkinin üzerinde bir çift kalın yaprak vardır ve yok denecek derecede kısa bir sapı vardır. Toprağın altında ise gövdeleri ve oldukça uzun kökleri vardır. İlkbahar aylarında yeni yapraklar çıkmaya başlarken, eskileri kuruyarak dökülmektedir. Taş kaktüslerin tüm türleri papatyayı andıran çiçekler verirler. Çiçekler genel olarak sonbahar ve kış aylarında ortaya çıkar.

Alem:Plantae
Grubu:Kapalı Tohumlular
Bölüm:Tracheophyta – Damarlı Bitkiler
Sınıf:Magnoliopsida – İki Çenekliler
Takım:
Aile:
Alt Aile:

Türleri

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi lithops sukulentlerinin 40'a yakın farklı türü bulunmaktadır. Bunlar arasında en yaygın olarak bilinenler ise şu şekildedir;

  • Lithops marmorata: Pürüzsüz gri ve yeşil yaprakları damarlı bir yapıya sahiptir. Mermeri andıran desenleriyle dikkat çeken bir türdür.
  • Lithops grracilidelineata: Soluk gri ve beyaz yapraklara sahiptir. Bu yaprakların üzerinde küçük yarıkları andıracak şekilde kahverengi benekler yer alır.
  • Lithops julii: Bu türde kahverengi beneklerin bulunduğu pembemsi ve gri renkte yapraklar bulunur.

Lithops lesliei: Bu türün toprağın üzerinde neredeyse hiç sapı yoktur. Yeşil, turuncu, gri ve pembe benekleriyle oldukça farklı bir görünüm sergiler.

Bakımı

Her ne kadar adı taş kaktüs olarak bilinse de lithops aslında bir sukulenttir. Bu sukulenti eşsiz yapan özelliği ise görüntüsüdür. Bakımı son derece kolay olan bu sukulent, yeni başlayanlar için dahi ideal bir bitkidir.

Taş kaktüsler bolca parlaklığı severler. Evinizde yetiştirirken, bitkiyi aydınlık bir pencere kenarına koyabilirsiniz. Eğer böylesi parlak bir ortam yoksa yapay bir ışık kaynağı edinmeniz gerekir. Bitkinin bakımıyla ilgili en önemli konulardan biri ise sulamadır. Kuraklığa karşı dirençli olan bu bitkileri fazla sulamanız çürümeye ve mantar hastalıklarına yol açar. Bu durum bitkinizi kısa sürede öldürebilir. Buna karşın lithops, hastalıklara ve haşerelere yatkın değildir. Kendi haline bıraktığınızda bu bitki son derece iyi gelişebilir.

Saksı Seçimi

Taş kaktüs için seçeceğiniz saksının sağlam olması gerekir. Bu sebeple seramik, çok kalın plastikten ya da sert çömlek saksıları tercih edebilirsiniz. Kökleri çok fazla yayıldığı için derinlik, saksının derinliği oldukça önemlidir. Saksının derinliğinin 12 santim olması gerekir. Bunun yanı sıra fazla suyu dışarı atmak için yeterince drenaj deliği bulunmalıdır.

Mini saksılarda bu sukulenti yetiştirmeniz hemen hemen mümkün değildir. Saksının genişliğinin 10 santim kadar olması gerekir. Böylesi bir saksıda sukulentiniz birkaç yıl rahatça kalabilir. Bu noktada dikkat etmeniz gereken noktalardan biri farklı renkten birçok lithopsu sıkışık vaziyette aynı saksıya dikmemektedir. Bu biçimde dikilmeleri hoş bir görünüm yaratsa dahi oldukça sağlıksızdır.

Toprak Seçimi

Sukulentiniz için tercih edeceğiniz toprak karışımına özen göstermelisiniz. İdeal toprak karışımı için iki ölçü toprağa bir ölçü kuvars kumu hazırlayabilirsiniz. Bu karışımın 3 ölçüsüne ise bir ölçü küçük taneli ponza taşı ekleyerek ideal bir toprak elde edebilirsiniz.

Toprak hazır hale geldikten sonra iyi bir şekilde sulamalısınız. Sulamanın ardından tamamen kuruyana kadar beklemelisiniz. Toprak tamamen kuruduktan sonra ise lithops sukulentlerini dikebilirsiniz. Bitkiyi bu sürecin ardından en az 10 gün boyunca sulamamalısınız.

Sulama

Taş kaktüsler, mevsimsel olarak sulandırılmalıdır. Kış aylarında bitki uyku dönemine girdiğinde sulama yapmaya gerek yoktur. İlkbahar aylarında yapraklar belirmeye başladığında ise toprak tamamen kuruduğunda hafifçe nemlendirecek şekilde sulama yapabilirsiniz.

Lithops sukulentlerin bir diğer durgunluk dönemi ise yaz aylarıdır. Yaz aylarında da sulama düzeninizi esnetebilirsiniz. Sonbahar aylarında bitki çiçeklenemeye hazır hale gelmeden önce sulama düzenin sıklaştırılması gerekir. Yaz ve kış aylarında yapraklar tamamen kurumaya başlarsa, canlandırmak için az miktarda su verebilirsiniz.

Işık

Lithops sukulentleri yıl boyunca tamamen aydınlık bir ortamı tercih ederler. Bu genel olarak günde en az altı saat boyunca güneş almaları anlamına gelmektedir. Evde bakım yaparken güneye bakan bir pencere önü ideal olacaktır. Eğer bitki yeterince ışık alamazsa, bu bitkinin yapraklarının gereğinden fazla uzamasına ve solmasına neden olacaktır.

Isı ve Nem

Lithops, farklı hava sıcaklıklarına karşı son derece toleranslıdır. 10 dereceye kadar düşen sıcaklıklarla başa çıkabilirler. 18 ila 26 derece arasındaki sıcaklıklar ise bu bitkiler için ideal ortamı yaratacaktır. Oda sıcaklığında son derece iyi bir gelişim gösterirler. Yeterince hava akımı aldığı ve çok uzun süre sulanmadığı müddetçe düşük nem oranını da sorun etmeyecektir.

Gübreleme

Eğer tavsiye ettiğimiz toprak karışımını kullanacaksanız lithopslar ilave bir besine ihtiyaç duymazlar. Bu toprak beş, altı yıl boyunca bitkinin tüm ihtiyaçlarını karşılayacaktır. Eğer basit bir toprak kullanıyorsanız, gübreleme yapmak daha iyi olacaktır. Genel amaçlı bitki besinini seyrelterek verebilirsiniz. Gübrelemenin ilkbahar ve sonbahar mevsimlerinin ortalarında, bir kez yapılması yeterli olacaktır.

Saksı Değişimi

Lithops sukulentler aşırı derecede yavaş büyürler. Bu sebeple saksılarını yıllarca değiştirmeye gerek yoktur. Eğer bir saksıya birkaç tane lithops diktiyseniz, bir süre sonra sıkışık bir hal alabilir. Bu gibi bir durumda sukulentlerinizi yeni bir saksıya almanız gerekir. Yeni saksıya alırken her bitkiyi dikkatli biçimde kazarak çıkarmalısınız. Kök sistemi çok gelişmiş olan bu bitkiye zarar verilmemesi gerekir. Kökler daima bir arada tutulmalıdır. Yeni saksıya alacağınız bitkilerin köklerinin uzunluğunu biraz daha aşacak şekilde derin bir saksı tercih edebilirsiniz.

Kış Mevsiminde Bakım

Ekim ve Şubat ayları arasında uyku döneminde olan lithops bitkisi, bu vakti 8 ila 15 derece arasındaki sıcaklıkta, aydınlık bir yerde geçilmelidir. Kışı geçirmesi için aydınlık iç ortam yeterli olacaktır. Uyku döneminde eski yapraklar yerini yenileriyle değiştirir. Su ihtiyacı ise genel olarak yaşlı yapraklarda depolanan sudan karşılanmaktadır. Görece olarak serin bir ortamda bırakılırsa, tüm uyku süresi boyunca sulanma ihtiyacı yoktur. Mart ayında büyüme mevsimi başladığında ise tekrar su vermeye başlanabilir.

Hastalık ve Zararlıları

Lithops bitkileri gelişim dönemlerinde yeterince güçlü ışık ve ısı alamazlarsa, deformasyonlar oluşacaktır. Işık ve sıcaklığın yeterli olmaması mantar ve benzeri hastalıklara yol açabilir. Bunun yanı sıra yaprak bitleri bu sukulentlere musallat olabilir. Bu bitleri ince bir fırçayla temizleyebilirsiniz. Eğer bitleri görürseniz, sukulenti hemen izole etmelisiniz ki diğer bitkilerinize de bulaşmasınız. Gözle görülmesi hayli zor olan bu bitler bitkinizi tamamen istila etmişse, ilaç kullanabilirsiniz.

Kroton (Codiaeum Variegatum)

0
Variegated croton in pot
Variegated croton in pot

Botanik adı Codiaeum Variegatum olan kroton bitkisi, Euphorbiaceae familyasının bir üyesidir. İç mekân bitkileri arasında oldukça popüler bir yeri olan krotonun bakımı ise oldukça zordur. Bu yönüyle bitki bakımına yeni başladıysanız, kroton sizi üzebilir. Tropikal bir bitki olan kroton, değişken ışık koşullarını, sıcak ortamları, bol suyu ve nemli mekânları sever. Soğuk ortamlarda yaprak dökmeye başlarlar. Büyük bir çalı şeklinde gelişen bitki, üç metreye kadar uzayabilmektedir. Buna karşın iç mekanlarda 1,5 metreyi pek aşmazlar. 

Bitkinin yeni gelişe yaprakları genel olarak birkaç ay boyunca yeşil kalır. Daha sonra güneşin de etkisiyle kızarmaya başlar. Yapraklarının şekli ise türüne bağlı olarak çeşitlilik gösterir. Ülkemizde en çok düz oval yapraklı çeşidi bulunmaktadır.

Alem:Plantae
Bölüm:Kapalı Tohumlular
Sınıf:Magnoliopsida – İki Çenekliler
Takım:
Familya:
Cins:Codiaeum

Genel Bakış

Kroton bitkisinin ana vatanı Malezya ve Hindistan'dır. Çok yıllık ve yaprak dökmeyen çalı olarak kabul edilen bu bitkinin ismi Yunancada ‘kene' anlamına gelmektedir. Bunun temel sebebi tohumunun kene şeklinde olmasıdır.

Bitkinin yaprakları birçok farklı renk, şekil ve boyutta olabilir. Yaşına bağlı olarak yapraklar tamamen siyahlaşacak kadar koyulaşabilmektedir. Eğer bu bitkiye bahçenizde bakmak istiyorsanız hava sıcaklığının daima 10 derecenin üzerinde olması gerekir. 

Kroton bitkisinin onlarca farklı çeşidi vardır. Mona Lisa, Irene Kingsley, Ann Rutherfor bunlardan yalnızca bazılarıdır. Birçok çeşide karşın tek bir türün olması ender rastlanan durumlardan biridir. Genetik olarak kararsız olması nedeniyle her bir kroton bitkisi benzersiz bir yapıya sahiptir. Bu çeşitler yapraklarının çeşitlerine göre alt bölümlere ayrılmaktadır.

Çeşitleri

Kroton bitkisinin onlarca çeşidi arasından en popüler olanları ise şu şekildedir;

  • Codiaeum Variegatum “Gold Star”: Bu çeşidi sarı benekli yeşil, dar ve doğrusal yapraklara sahiptir. Ortalama olarak yirmi santim kadar büyürler.
  • Codiaeum Variegatum Var Pictum: Yaprakları oldukça geniş olan bu tür, ev bitkisi olarak hayli dikkat çekmektedir. Yaprakları sarı, kırmızı, turuncu, mor, yeşil ve bronz renk tonlarına sahiptir.
  • Codiaeum Variegatum “Petra”: Pembe, turuncu ve sarı damarlı oval şeklindeki yeşil yapraklara sahiptir. Bir ila iki metre arasına kadar boyları uzayabilmektedir.

Bakımı

Çok yıllık bir bitki olarak kroton, yıllar boyunca yaşamını devam ettirebilmektedir. Kış aylarında bitkinin bir kısmı ölse dahi, ilkbahar geldiğinde yeniden filizlenmek için aynı kökleri kullanırlar. Bakımı zor olan kroton bitkisi için azami özen göstermeniz gerekir.

Toprak Seçimi

Turba yosunuyla birlikte iyi drene olan bir saksı toprağı seçmeniz yeterli olacaktır. Kroton toprağı suyu tutmamalı ancak nemi muhafaza etmelidir. Kroton bitkileri hiçbir koşulda ıslak, su dolu toprakta bırakılmamalıdır. Toprağın ideal pH seviyesi 4,5 ile 6,5 arasındadır.

Işık

Kroton bitkisinin meşhur renkli yaprakları, ortam ışığından doğrudan etkilenirler. Bu bitki aydınlık ortamları sever. Bununla birlikte doğrudan güneşin altında bırakılmaması gerekir. Filtrelenmiş olarak gelen güneş ışığı kroton bitkinizi memnun edecektir. Eğer bitkiyi gölge bir alanda konumlandırırsanız yaprakların rengi olumsuz etkilenecek hatta solacaktır.

Sıcaklık

Kroton bitkisi için ideal sıcaklık aralığı 16 ila 26 derece arasındadır. Bu bitkileri pencere ve kapı gibi soğuk hava akımları oluşabilecek yerlerde konumlandırmamalısınız. Bunun yanı sıra bitkiyi klima ve radyatör gibi ısıtıcı cihazlardan da uzak tutmalısınız. Bu tip cihazlar bitkiyi kısa bir sürede şok edecek ve onlara zarar verecektir.

Su ve Nem

Kroton bitkinizi gelişme mevsimi boyunca sık sık sulamalısınız. Bunun yanı sıra yapraklara su püskürtmek de ihtiyaç duyduğu nemi alması açısından önemlidir. Kış aylarında sulama sıklığını iki haftada bire düşürebilirsiniz.

Bitkinin toprağının genel olarak nemli tutulması gerekir. Zaman zaman toprağın kuruluğunu parmağınızla test edebilirsiniz. Eğer toprak kurumaya başlamışsa su verebilirsiniz. Bu bitkiler kuraklığa dayanıklı değildir. Nemden yoksun olduklarında yapraklar solmaya ve düşmeye başlar. Bunun yanı sıra yaprakların rengi de nem eksikliğinden etkilenmektedir.

Ortam nemini yüzde 40 ila 80 arasında tutmanız, bitkinin ihtiyacını karşılayacaktır. Eğer bu ortam nemini sağlayamıyorsanız, bitkinin altına nem tepsisi yerleştirebilirsiniz. Tepsiye bolca çakıl taşı ve su koyarak, saksının altına koymanız nem seviyesini artıracaktır. Bu noktada tepsideki suyun saksıya değmemesine dikkat etmelisiniz. Aynı zamanda diğer bitkilerle grup halinde tutmak da nem seviyesinin artmasına yardımcı olacaktır. Bitkiye günlük olarak su püskürtmek örümcek akarlarına karşı da etkili bir önlemdir. Sulama yaparken fazla su vermekten kaçınmalısınız. Toprak sürekli ıslak olduğunda kök çürümeleri kaçınılmaz olmaktadır.

Gübreleme

Krotonları birçok farklı bitki besiniyle gübreleyebilirsiniz. Hem potasyum hem de azot bakımından yüksek değerlere sahip gübreleri tercih edebilirsiniz.

NPK oranı açısından, ortadaki sayının daha düşük olması gerekir. Ortadaki sayı fosfor değerini göstermektedir. 8-2-10 gibi NPK oranlarına sahip gübreler en iyi sonuçları verecektir. Büyüme mevsimi boyunca sıvı bir gübre tercih etmeniz faydalı olacaktır.

İlk gübrelemenin Şubat ayının sonunda ya da Mart ayının başında yapılması gerekir. Mayıs ayında ikinci gübreleme ve Temmuz ayının ortasında son gübrelemenin yapılası gerekir. Sonbahar ayında ise gübreleme yapmaktan kaçınmak gerekir. Bitki bu aylarda kışa hazırlanmaya başlayacaktır. Gübre vermek bitkinin bu hazırlığını kesintiye uğratabilir.

Düzenli olarak gübre kullanmayı da tercih edebilirsiniz. Bu durumda yalnızca büyüme mevsimi boyunca ayda bir kez hafif ve seyreltilmiş gübreleme yapmalısınız.

Çoğaltılması

Kroton bitkinizi çoğaltmak konusunda üç farklı yol kullanabilirsiniz. Bunlar içerisinde başarı şansı en fazla olan yarı olgun dal çeliğidir. Bunun yanı sıra suda köklendirme ve tohumla da bu bitkiyi çoğaltabilirsiniz.

Yarı oldun dal çeliği yöntemini ilkbahar mevsiminin ortasından yaz mevsiminin ortasına kadar kullanabilirsiniz. Normal şartlarda yarı olgun dallar kullanılsa da kroton bitkinizde bir yıllık tam olgun dalları da kullanabilirsiniz.

Suda köklendirme yöntemini ise ilkbahar ayının sonunda yapmalısınız. Köklerin esintili bir yerde kalması gerekir. Bu kökler 3 santimi aştığında, köklendirme toprağı hazırlayarak buraya eklemelisiniz. Köklendirme hormonu kullanmanız başarı şansınızı artırabilir. Altı haftanın ardından yeni bitkinizi esas toprağına alabilirsiniz. Bu noktada bitkinin köklerini kumlu topraktan fazla arındırmamaya çalışmalısınız. 

Kroton bitkisinin tohum vermesi için çok dallı olması ve birkaç dalından çiçek açması gerekir. Tek dalda çiçek açtığında öncelikle erkek çiçekler çıkacaktır. Onlar solduktan sonra ise dişi çiçekler gelişir. Bu süreçte dişi çiçekler polenlenemediği için tohum oluşmamaktadır. Fazla dallardan çiçek açtığında birinde erkek diğerinde ise dişi çiçekler yetişecektir. Kroton çiçek tomurcuklarını ilk gördüğünüzde kesmelisiniz. İkinci gelen çiçeklerden tohum alabilirsiniz. Bu tohumlar kroton bitkisine benzerlik göstermeyebilir. Bunun temel nedeni aynı tür içindeki çeşitlilik ve melez bitkilerdir.

Kroton Bitkisinin Budanması ve Saksısının Değiştirilmesi

Kroton bitkisini budamak daha iyi bir gelişim göstermesini sağlayacaktır. Büyüme mevsiminin başında bitkiyi budamanız gerekir. Budanan yerler yeniden büyüyecektir. Budama sırasında ölü dal ve yaprakların da kesilmesi gerekir. Bu noktada dikkat etmeniz gereken bir seferde sapın üçte birinden fazlası kesmemektir.

Saksı değişiminin ise yine ilkbahar aylarında yapılması gerekir. Bir boy daha büyük saksıya almak yeterli olacaktır. Bu saksı değişimi işlemi sırasında budama işlemini de gerçekleştirebilirsiniz. Saksı değişiminin ardından bitkiyi sulamayı unutmayın. Bir saksıdan diğerine alırken eğer kökler bağlanmış gibi görünüyorsa, nazikçe ayırabilirsiniz.

Problemleri

Eğer yapraklarını kaybediyorsanız, bitkiniz bazı sebeplerden strese girmiş demektedir. Bu stres faktörleri çok çeşitli olabilir. Öncelikle yeterince ışık alıp almadığını kontrol etmelisiniz. Saksının konumunu günde 4 ila 6 saat ışık alabileceği bir yere taşıyabilirsiniz. 

Bir diğer sorun ise aşırı sıcaklardır. Bitkiyi pencere, koridor ve kapı ağzı gibi cereyan yapabilecek yerlerden uzak tutmalısınız. Bunun yanı sıra klima ve ısıtıcı gibi cihazlardan gelen hava akımlarından da korunması gerekir. Yaprak kaybının en önemli nedenlerinden biri de sulama rutinidir. Aşırı sulama ya da yetersiz sulama bitkiyi strese sokabilir.

Yine zararlıların istila etmesi ve gübreleme dengesizliği bitkinizi strese sokmuş olabilir. Bu bitki hastalık ve zararlılara karşı dayanıklı olmasına karşın unlu böcek ve örümcek akarı gibi zararlıların istilasıyla karşılaşabilirsiniz. Eğer istila belirtisi görüyorsanız yaprakları temizlemeniz gerekir. Bu önlem işe yaramadıysa neem yağı kullanabilirsiniz. Eğer bu da istilayı bitirmediyse kimyasal ilaçlara yönelebilirsiniz.

Kroton bitkiniz kıvrık yapraklı değilse ancak yapraklar kıvrılıyorsa bu durum aşırı gübrelemeye işaret edebilir.

Cennet Kuşu (Strelitzia Reginea)

0
Strelitzia reginae
Strelitzia reginae

Cennet kuşu bitkisi; benzersiz bir görünüme sahip olan ve tropikal bitkiler arasında en fazla bilinen türler arasında yer alır. Bitkiye bu isim aynı isme sahip olan tropikal bir kuş türüne benzerliği nedeniyle verilmiştir. familyasına ait olan bu bitkinin en tanınmış türü ise Strelitzia reginea olarak bilinmektedir. Ülkemizde ise cennet kuşu bitkisi; starliçe, turna gagası, papağan çiçeği gibi isimlerle de anılmaktadır. 

Cennet kuşu bitkisinin Strelitzia nicolai türü, ofis starliçesi olarak da bilinmektedir ve son yıllarda büyük salonlarda ve ofislerde yaygın olarak bakılmaktadır.

Çok hızlı biçimde büyüyen bu bitki, yaz mevsimini dışarda geçirmesi halinde daha sağlıklı biçimde büyür. Kış aylarının sonu ve ilkbaharın başlarında açan çiçekleri, ideal şartlarda yılın diğer zamanlarında da tomurcuklanabilir. Bitkinin geniş yapraklarının boyu 30 santim civarındadır. Bakımı zahmetsiz sayılabilecek olan cennet kuşu bitkisi kediler ve köpekler için toksiktir.

Alem:Plantae
Bölüm:Tracheophyta – Damarlı Bitkiler
Sınıf:Magnoliopsida – İki Çenekliler
Takım:Zingiberales
Familya:
Cins:Strelitzia

Bakımı

İç mekânlarda ideal şartlar sağlansa dahi bu bitkinin en büyük dezavantajı boyudur. Bitkinin boyu 1,5 ila 2 metreye kadar ulaşabilmektedir. Bunun yanı sıra çiçek açmadan önce 3 ila 5 yıl aralığında olgunlaşması gerekir. Sıcak bir iklimde yaşıyorsanız bitkiyi bahçenize de ekebilirsiniz. Bahçede kendi kendine büyüyebilecek olan bitkinin çiçekleri oldukça göz alıcıdır.

Bitkiyi evde başarılı bir şekilde yetiştirmek için sıcaklık, aydınlık ve konum gibi konulara dikkat etmek gerekir. Doğrudan güneş ışığı alan, parlak bir ortamda düzenli sulama ve ısıyla bitkinin gelişimi oldukça başarılı olacaktır. Bunun yanı sıra bitkiyi büyüme dönemi olan ilkbahar mevsiminin başında organik gübreyle beslemek gerekir. Büyüme döneminde her hafta besin ilavesi yapmak, bitkinin gelişmesi için önemlidir. Hayatta kalma başarısını artırmak için cennet kuşu bitkisini sıcak yaz aylarında dışarı taşıyabilir, kışın ise içeri alabilirsiniz. Bu sebeple saksı seçiminin de buna uygun olarak yapılması gerekir.

Toprak

Cennet kuşu bitkisi için verimli ve iyi derene edilmiş bir toprak karışımı hazırlamalısınız. Bunun için büyük bir çaba sarf etmenize gerek yoktur. Standart saksı toprağı olan torfa, 3'te bir oranında ponza taşı ilave etmeniz yeterli olacaktır. Bunun yanı sıra organik gübre karışımı eklemeniz bitkiyi daha fazla mutlu edecektir. Saksı seçimi yaparken, altında drenaj deliklerinin olması gerektiğini unutmamalısınız.

Sulama

Cennet kuşu bitkisini yıl boyunca devamlı olarak nemli tutmalısınız. Bununla birlikte toprağın aşırı derece ıslak kalmaması gerekir. İlkbahar ve yaz aylarında büyük yapraklar nem kaybeder. Bu sebeple bitkinizi bu dönemlerde günde bir kez sulamanız faydalı olacaktır. Suyun drenaj deliklerinden çıktığını görene kadar sulama yapabilirsiniz. Ancak suyun saksıda kalmadığından da emin olmalısınız. Eğer bu biti fazla sulanırsa, bitkinin yaprakları kuruyarak solacaktır. Az sulama yapıldığında ise merkeze en uzak olan yapraklarda sararma görebilirsiniz.

Işık

Cennet kuşu bitkinizin iyi bir şekilde çiçeklenmesi istiyorsanız onu doğrudan güneş ışığı alabileceği bir yere konumlandırmalısınız. Cennet kuşu bitkisinin bol miktarda parlaklığa ihtiyacı vardır. Ancak özellikle yaz aylarında güneşin kavurucu sıcaklarından korumanız gerekir. Bu zamanlarda bitkinizi öğlen doğrudan güneş ışığından korumanız yeterli olacaktır. Doğu ya da batı cepheye bakan bir pencere önünde bitki son derece mutlu olacaktır. Güneş görmeyeceği için ise kuzeye bakan odalardan kaçınmakta fayda var.

Isı ve Nem

Cennet kuşu, tropikal bir bitkidir, bu sebeple nemi bolca severler. Evdeki hava özellikle kış aylarında ısıtıcılar nedeniyle kuruduğunda, bitkinin yapraklarına su püskürtmek işe yarayacaktır. Bunun yanı sıra kış aylarında hava sıcaklığının 15 derecenin üzerinde olması gerekir. 

Cennet kuşu bitkisi soğuğa dayanıklı olmasına karşın donlardan hasar görür. Bu hasar yavaş yavaş iyileşebilir. Yine de bu bitkiyi ısıtıcılardan uzakta ve 15 derece ortalama sıcaklıkta tutmak, ideal şartları sağlayacaktır.

Gübreleme

Cennet kuşu bitkine bakım yaparken dikkat etmeniz gereken en önemli konulardan biri gübrelemedir. Bu bitki ilave besini çok sever. Büyüme mevsiminin başladığı ilkbahar aylarının başından itibaren yavaş salınımlı gübreler kullanabilirsiniz. Bunun yanı sıra büyüme mevsimi boyunca haftada bir kez olacak şekilde genel amaçlı sıvı bitki gübresi de kullanabilirsiniz.

Budama

Eğer bitkinizin ortama oranla çok fazla büyüdüğünü düşünüyorsanız, düzenli aralıklarla budama yapabilirsiniz. Budama yaparken mutlaka steril ve keskin bir makas kullanmalısınız. Bitkide zarar gören yaprakları rahatlıkla budayabilirsiniz ancak sağlam yapraklara dokunmamalısınız. 

Budama işlemini ilkbahar aylarının başında yapılması ideal zamandır. Bu zamanda tüm yaprakları ve sapları toprağın hemen üstündeki bölüme kadar budayabilirsiniz.

Çoğaltılması

Cennet kuşu çiçeğini çoğaltmanın en iyi iki yolu bölme ve tohumdan yetiştirmektir. Bölme yöntemi, tohumdan yetiştirmeye göre çok daha pratik, başarılı ve hızlıdır. Bölme yöntemini kullanabilmeniz için en az üç senedir çiçek açan bir bitkiyi kullanmalısınız.

Bölme Yöntemiyle Çoğaltma

Bölme yöntemiyle çoğaltma için, boyutuna bağlı olarak kürek ve testere gibi aletlere ihtiyacınız vardır. Küçük bitkiler için keskin bir bıçak ise yeterli olacaktır. Ayırdığınız bitkiyi yeni bir saksıya ekecekseniz, iyi drene bir toprak karışımı hazırlamayı da unutmamalısınız.

Bitkinizin tabanında en az üç yapraklı, genç bir kısmı ya da sürgünleri kopararak, toprağın altındaki rizomu bir kürek veya testere yardımıyla bölebilirsiniz. Böldüğünüz bu kısımları doğrudan yeni bir saksıya alabilirsiniz.

Tohuma Çoğaltma

Tohumdan bir cennet kuşu çiçeği sahip olmak istiyorsanız, sabırlı davranmanız gerekir. Tohumların çimlenmesi iki ayı bulabilmektedir. Tohumları ekmeden önce oda sıcaklığında 24 ila 48 saat boyunca suda tutmalısınız. Bunun ardından tohumlara bıçakla ufak bir çizik atın. Tohumu toprağın 1,5 ila 2,5 santim altına eklemlisiniz. Diğer tohumlarla aralarında ise 7 santimlik boşluk olmalıdır. 

Tohumları ektiğiniz saksıyı doğrudan güneş ışığı almayan en az 25 derece sıcaklığa sahip bir odaya koymalısınız. Saksının üzerini şeffaf bir poşetle kapatmanız nemi koruması açısından önemlidir. Toprağı zaman zaman nemlendirmeyi ve hava almasını sağlayarak bir süre bu işleme devam etmelisiniz. Tohumlar filizlenip iki, üç yaprak ürettiklerini 15 santimlik yeni bir saksıya alabilirsiniz. Bitkinin boyu 15 santime ulaştığında ise kalıcı bir saksı belirleyerek buna dikebilirsiniz.

Saksı Değişimi

Son derece hızlı biçimde büyüyen cennet kuşunun tomurcuklarını çıkarmadan önce belirli bir boyuta ulaşması gerekir. 90 ila 100 santimlik uzunluğa ulaşan bitkinin çiçeği, 25 santimlik bir saksıda rahatlıkla büyüyecektir. 1,5 ila 2 metrelik bir bitki ise genellikle 35 santimlik saksıya ihtiyaç duyar. Cennet kuşu çiçeğini her ilkbahar ayının başında daha büyük bir saksıya dikmeniz gerekir. Bitkiniz olgunluğa eriştiği zaman saksısından taşmasında hiçbir mahsur yoktur. Bu sayede son derece hoş çiçekler açacaktır.

Cennet Kuşu Çiçeklenmesini Teşvik Etmek

Cennet kuşu bitkisi 4-5 yaşına geldiğinde çiçek verecek kadar olgunlaşmıştır. Bu süreçte bitkinizi motive etmek için saksıdan taşmasına izin vermelisiniz. Aynı zamanda en az 6 saatlik tam güneş, çiçeklenmeyi teşvik edecektir. Yine düzenli gübreleme de çiçeklenme üzerinde etkili bir faktördür.

Cennet kuşu bitkiniz çiçek açmıyorsa, bunun en yaygın nedeni yetersiz aydınlatmadır. Aynı zamanda yaz ayları boyunca bitkiyi nemli tutmayı da unutmamalısınız. Toprak kurumaya başladığında sulama yapmak, bitkinin çiçeklenmesi açısından da önemlidir.

Cennet Kuşu Bitkisinin Problemleri

Cennet kuşu bitkisi; beyaz sinek ve yaprak biti gibi zararlıların istilasına açık bir çiçektir. Bu sebeple bu tip haşerelerin istilasını önlemek adına bitkinizi düzenli olarak kontrol etmelisiniz. Kısmi istila durumunda, zararlıların bulunduğu yaprakları budayabilirsiniz. Eğer istila çok yayılmışsa böcek ilacı kullanmanız gerekir. 

Bunların yanı sıra bu bitki kurşuni küfe yalanma riskine de son derece açıktır. Bu hastalık baş gösterdiğinde çiçeklerde ve yapraklarda siyah lekeler, ardından kurşuni küf tabakası gözlemleyebilirsiniz. Bu aşamada yapmanız gereken küften etkilenen kısımları koparmak ve bitkiyi havalandırmaktır.

Yaprak Kuruması

Cennet kuşu bitkisinde en sık görülen hastalık, diğer birçok salon bitkisinde olduğu gibi kök çürümesidir. Bitkiye gereğinden fazla su verildiğinde bu durum ortaya çıkacaktır. Saksının drenaj deliklerinin olmaması, yanlış toprak seçimi gibi nedenlere bağlı olarak kökler sürekli su içinde kalabilir. Bu durumda kök çürümesine yol açan mantarlar ortaya çıkacaktır.

Bitkinizi bu hastalıktan uzak tutmak için iki sulama arasında bitkinin toprağının kısmen kuruduğunu gözlemlemelisiniz.

Yaprak Sararması

Yaprakların sararması her zaman için problem göstergesi değildir. Olgun bitkilerde yaprak normal yaşam döngüsünün bir parçası olarak sararabilir. Ancak birden fazla yaprak aynı anda sararmaya başlamışsa, bu genellikle yetersiz nem koşullarını gösterir. Eğer sararan yapraklar bitkinin dışına doğru dönükse bitkinin yeterince sulanmadığını gösterir. Sorunu çözene kadar bu etmenlerin her birini değerlendirmeli ve denemeler yapmalısınız.

Yaprakların İçe Kıvrılması

Yaprakların içe kıvrılması, bitkinin az sulandığının bir göstergesidir. Sulama periyodunuzu sıklaştırarak bu sorunu çözebilirsiniz. Saksının drenajlarından su çıkana kadar sulamaya devam etmelisiniz. Bu köklerin tamamının suya kavuşmasını sağlayacaktır. Bununla birlikte toprağın vıcık bir yapıya sırılsıklam olmasına da engel olmalısınız.

Yaprakların Yarılması

Cennet kuşu bitkisinin yaprakları hayli büyüktür. Özellikle yılın belirli bölümlerinde dışarıda kalan çiçeklerin yaprakları yarılıyorsa, bu genelde normal bir durumdur. Yaprakların ve köklerin hava sirkülasyonuna kavuşması için bitkinin yapraklarında yarıklar oluşabilir. Rüzgar da bu sürece katkı sunmaktadır. Hava sirkülasyonunun olması küf ve haşerelere karşı bitkinin aldığı bir önlemdir.

Gasteria

0
green houseplant flat lay succulent gasteria duval
green houseplant flat lay succulent gasteria duval

Anavatanı Güney Afrika olan bu bitki familyasındandır. Gasteria bitkileri çok az ilgiye ihtiyaç duyarlar. Gasteria adını çiçeklerinin mideye benzemesinden almıştır. Kuraklığa karşı son derece dayanıklı olan bu bitkinin birçok farklı türü vardır. Türlerinin büyük kısmı ise birbirine benzemektedir. Gasteria türlerini birbirinden ayırt etmek oldukça zordur. Gasteriayı çoğalttığınız zaman, yeni bitkilerinizin farklı bir türmüşçesine bambaşka özelliklere sahip olduğunu görebilirsiniz. Bunun yanı sıra bazı özellikleri de yıldan yıla farklılaşmaktadır.

Alem:Plantae
Bölüm:Tracheophyta – Damarlı Bitkiler
Grubu:Kapalı Tohumlular
Sınıfı:Liliopsida – Tek Çenekliler
Takım:
Aile:
Kabile:Aloeae

Gasteria, Latincede ‘mide' anlamındaki ‘gaster' kelimesinden gelmektedir. Bu sukulentler sığ kökler üretilirler. Bu sebeple iç ortamlarda saksılarının geniş ve sığ olması gerekir. Bazı gasteria türleri, geleneksel şifacılar tarafından kullanılmaktadır. Yapraklarının cilt sorunlarına, histeriye, romatizmaya ve felce karşı etkili olduğu iddia edilmektedir.

Svaziland ve Mpumalanga gibi halklar bu bitkinin sihirli bir güce sahip olduğuna inanmaktadır. Bunun yanı sıra Zulu halkı iyi şans getirdiğine inandığı için bu bitkiyi tılsım olarak kullanmaktadır. Aynı zamanda onları yıldırımlardan ve kötü ruhlardan koruduklarını inandıkları için evlerinin çatılarına dikerler.

Gasteria genel olarak ne insanlar ne de evcil hayvanlar için toksik değildir. Bu sebeple küçük çocuklarınızın ve evcil hayvanlarınızın yanında bu bitkiyi gönül rahatlığıyla yetiştirebilirsiniz.

Bakımı

Gasteria bitkilerinin bakımıyla ilgili en önemli konu, çok az çaba sarf ederek geliştirebilmenizdir. Bu bitkilerin iyi bir şekilde gelişmesi için tek yapmanız gereken uygun bir yer bulmaktadır. Ara sıra su vermeniz bu bitki için son derece yeterli olacaktır. Bu sebeple bitki bakımına yeni başlayan ve ofisinde bitki bakmak isteyenler için harika bir seçenektir.

Işık

Gasteri bitkileri ışık açısından oldukça dengelidir. Bu bitkiler, parlak ve dolaylı ışıktan hoşlanırlar. Bununla birlikte arada bir tam gölge bir alanda kalmayı da tolere edebilir. Özellikle sıcak yaz aylarında, öğle güneşinden korunmaları gerekir. Eğer bitkinizin yaprakları sarıya ya da beyaza dönüyorsa, bu fazla ışık aldıklarına dair bir işaret olabilir.

Sıcaklık

Gasteria bitkileri sıcaklığa karşı oldukça dayanıklıdırlar. Sıcak havalardan hoşlanan bu bitkiler 10 dereceye kadar sıcaklıklarda da yaşamlarına devam edebilirler. Eğer kışları soğuk olan bir bölgede yaşıyorsanız, balkon ve teraslardaki bitkileri içeri almanız daha iyi olacaktır. Aynı zamanda ısıtıcı ve klima gibi cihazlardan da uzak tuttuğunuzdan emin olmalısınız.

Nem

Çoğu sukulent gibi gasteria da çok nemli ortamlardan hoşlanmamaktadır. Bu bitkiler mantar enfeksiyonlarına karşı son derece hassastır. Eğer yapraklarında siyah noktalar varsa, bu ortamında bitki için fazla nemli olduğunu ve mantar enfeksiyonu kaptığını gösterir. Mantarlar çok hızlı yayılmadığı için zamanında önlem alarak bitkinizi kurtarabilirsiniz. Eğer böylesi bir siyah nokta fark ederseniz bitkinizi, nem oranının daha düşük olduğu ve iyi hava sirkülasyonu sağlanan bir yerde taşıyabilirsiniz.

Toprak

Gasteria bitkisinin daha iyi gelişmesi için pH oranı 6 ila 7 arasında iyi drene bir toprak seçimi yapmalısınız. Kaktüsler için özel olarak üretilen topraklardan satın almanız, bu bitkiler için ideal olacaktır. Bunun yanı sıra kendiniz de kumlu, humuslu ve ponza taşlı bir karışım yaratabilirsiniz. 

Gasteria, organik maddeyi seven bir bitkidir. Dikim sırasında toprağına bir miktar kompost da karıştırabilirsiniz. Gübreleme açısından ise genel amaçlı bir ilave besin kullanabilirsiniz. Her yıl ilkbahar aylarında bu gübreyi ayda bir kez vermeniz yeterli olacaktır.

Saksı Seçimi

Bu bitkiler için saksı seçerken dikkat etmeniz gereken ilk nokta, saksının altında drenaj deliklerinin bulunmasıdır. Gasteri yavaş büyüyen bitkilerden biridir. Kök sistemi de zayıf olduğu için çok sık saksı değişimi istemezler. Bununla birlikte yavrular çıkardıkça saksıya sığmamaya başlayabilir. Bu gibi durumlarda bir boy büyük bir saksı seçmeniz yeterli olacaktır.

Sulama

Tıpkı diğer sukulentlerde olduğu gibi gasteria da az suyla daha iyi gelişim göstermektedir. Bu bitkiler uzun süren kuraklığa karşı tolerans sahibidir. Sulama yaparken bitkinin yapraklarına su gelmemesine dikkat etmelisiniz. Sulama zamanının gelip gelmediğini anlamak için parmağınızı saksıdaki toprağa 3 santim kadar batırmalısınız. Eğer toprak tamamen kurumuşsa sulama zamanı da gelmiştir. Genel olarak gasteri bakımında ortaya çıkan en büyük sorun aşırı sulamadır. Bitkilere aşırı su vermektense kuru bırakmak her zaman daha iyidir.

Çoğaltılması

Gasteri bitkiniz saksısında sürekli olarak yeni yavrular verecektir. Bu yavrular bitkiyi çoğaltmanın en iyi yoludur. Ana bitkinin yanından çıkan bu çıkıntıları düzgün bir şekilde, steril bir makas ya da bıçak yardımıyla kesebilirsiniz. Kesimi mümkün olduğunda dipten yapmalısınız. Yeni aldığınız yavruyu dikmeden önce birkaç saat boyunca kurumaya bırakmalısınız. Birkaç saatin ardından yavru bitkiyi doğrudan saksıya ekebilirsiniz. Saksıyı sıcak ve iyi aydınlanan bir yere yerleştirmeli ve bu dönemde nemli tutmalısınız. Yeni bitkiniz birkaç ay içinde kök salacaktır.